“Asrın felaketi” olarak nitelenen ve 11 ili etkileyen depremlerin merkez üssü Kahramanmaraş’a gelen Gazi Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Kurucu Başkanı Prof. Dr. Süleyman Pampal, Belediye Başkanımız Hüseyin Coşkun Aydın, Andırın Belediye Başkanı Ahmet Doğan ve beraberinde ki heyet ile birlikte, Karadut, Ericek, Fındık, Gücüksu, Salyan, Karaahmet, Aslanbeyçiftliği, Değirmendere ve Meryemçil güzergahı ile Yiricek, Hoğtaş, Kazandere ve Kaleboynu güzergahındaki fay hatlarında inceleme yaptı.

Özellikle Savrun Fayı ile bileşenleri sayılabilecek fayları incelediklerini anlatan Prof. Dr. Süleyman Pampal, çalışmalar sonrası yaptığı değerlendirmede şöyle konuştu:

“Bizim asıl amacımız, Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürlüğü’nün Sürgü Fayı olarak adlandırdığı Çardak Fayı’nın nereye kadar kırıldığını, kırılmanın ne durumda olduğu, bu depremler esnasında depremi üreten faya dahil olup olmadığını (7,6’lık depreme) tespit etmek. Sonra yine 6 Şubat’ta Göksun’da 6’lık artçı büyük bir deprem oldu. O deprem ve daha sonra Göksun civarında güney ve batısında artçı aktivitesi son derecede yoğun, yoğunlaşma var. Bazen 5’in üzerinde 5,3’lük artçılar oluyor. En son 4,6’lık büyük bir artçı oldu. Bu artçılar hem Göksun, hem Andırın, hem Kadirli, hem de Adanalıları ürkütüyor ve korkutuyor. Maalesef evlerine girmekte zorlanmalarına yol açıyor. O nedenle bu çalışmayı bir an önce yapalım ve fayın nereye kadar kırıldığını ortaya çıkaralım, ondan sonra net bilgilerle daha rahat yorum yapabiliriz diye geldik. Göksun’un Aslanbey Çiftliği Mahallesi’nden Andırın ilçesi sınırlarına kadarki fayın bir bölümünün kırıldığını varsayabiliriz (Çardak Fayı’nın Savrun Fayı ile birleştiği kesim). Buraları izlemeye çalışıyoruz, Meryemçil’de bir fay aynası gördük. Bir kaya düşmesi de olmuş küçük çaplı tam da fay hattının üzerinde. Fay sanki hareket etmiş gibi görünüyor. Tabi büyük deprem esnasında bu fay kırıldı ise bundan sonra daha büyük bir deprem üretme ihtimalinin azaldığı gibi bir izlenim edindim. Ama elimizdeki verilerle bunu net olarak söylemek mümkün değil. Daha 2-3 gün burada çalışmalar yapacağız. Ondan sonrada bilgilerimizi netleştirip açıklamalarımızı yapacağız. Belirlediğimiz birkaç yere gittik 6-7 metrelik yatay, 2 metrenin üzerinde de düşey atımlar ölçtük. Bütün bu çalışmalarımızın sonucunda toplayacağımız bilgiler bize bu fayın nereden nereye kadar kırıldığını, kırılmamış kısmın ne kadar olduğunu, kırılmamış kısmın kırılma ihtimali ve kırılırsa kaç büyüklüğünde deprem üretme ihtimalini yorumlamamıza, açıklamamıza yardımcı olacak çalışmalardır.”

Prof. Dr. Süleyman Pampal, “Endişelenmeli miyiz? Bu fay kırılacak mı? Deprem olacak mı?” sorularını ise şöyle yanıtladı:

“İnşallah daha net veriler elde ederiz, ipuçları buluruz ve onlara tamam fay kırılmış, bitmiş, bundan sonra büyük deprem yok diyebiliriz. Bunun umudu içindeyiz. Ama şu anda net bir cevap vermemiz mümkün değil. Ama çok karamsar, kötümser olmadığımı söyleyebilirim. Zaten Savrun Fayı’nın kırılması o kadar kolay değil. Kabuk yapısı itibari ile bölgedeki formasyonların özellikleri nedeniyle öyle abartıldığı gibi 7 üzeri deprem üretme potansiyeli olduğunu düşünmüyorum, ama bunu söylemek için de henüz erken.”